Rize, Karadeniz bölgesinin en karakteristik özelliklerini gösterir. Anadolu’nun diğer bölgelerinden coğrafi yapısıyla olduğu gibi kültürel yapısı ile de ayrılır. Dik yamaçlı vadileri, doruklara ulaşılabilir dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri ve kaleleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesidir. Rize’de yaz mevsimi ılık geçer. Sonbahar ve kış mevsimleri ise yağışlı geçer.
Pokut Yaylası
Çamlıhemşin İlçe merkezine 15 km mesafede bulunmaktadır. Yaylaya Fırtına Vadisi Şenyuva Köyü’nden doğu yönüne sapılır.
Pokut yaylasına çoğunlukla; Ortan köyü, Konak Mahallesi halkı gitmektedir. 1800 m’den sonra ağaç türlerinin yetişmemesine rağmen, Pokut yaylası Karadeniz yelini aldığı için burada ağaç yetişmektedir. Diğer yaylalarda 1800 m’den sonra ağaç türüne rastlanılmaz. Pokut yaylasından ve Sal yaylasına geçilebilir.
Doğa yürüyüşü yapmak ve dinlenmek için ideal bir ortam sergileyen yaylalar, zengin biyolojik çeşitliliklerinin yanı sıra emsalsiz bir sivil mimari yapıya sahiptir. Çamlıhemşin İlçesi’ne 15 km mesafede bulunan yayla özgün mimarisiyle ilgi çekicidir. Sisli manzaraları ve otantik ahşap evleri yaylaya masalsı manzaralar sunar. Yaylada pansiyon olarak hizmet veren yayla evlerinde konaklama imkanı sağlanmaktadır.
Galer Düzü
Galler Düzü alanına ulaşım çok da zor değil. Rize ilimize geldikten sonra zaten Çamlıhemşin ilçesinden Ayder yaylasına özel aracınız ya da minibüslerle ulaşabiliyorsunuz. Bu arada Ayder Yaylası Milli park alanına girerken motorsiklet kullanıcılarının herhangi bir ücret de ödemediğini belirtmek isteriz. Buradan da Ayder yaylasına ortalama 6 km mesafede yer alan Galler Düzü alanına motorunuzla bile toprak yolu takip ederek ulaşım sağlayabilirsiniz.
Burası düzlük bir alan ve genelde kamp yapan bir kaç kişi daha görme ihtimaliniz var.
Galler Düzü’nde konaklama seçenekleri olarak bungalov evleri de tercih edebilirsiniz.
Kavron Yaylası
Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı Yukarı Kavron Yaylası oldukça kalabalık ve ziyaretçisi bol bir yayladır kendisi Ayder yaylasının hem üst bölgelerinde bulunur. Ayder Yaylası kadar tanıtımı yapılmamıştır. Bu yaylaya gerçekten doğaya ve dağlara gönül vermiş doğaseverler gelmektedir.
Yayladan yürüyüş hızınıza bağlı 3 veya 4 saat süren bir doğa yürüyüşü ile görkemli Büyük Deniz krater gölüne ulaşabilirsiniz. Bu yürüyüşte yanınıza mutlaka alanı bilen birini almanızı tavsiye ediyorum. Sisli hava da oldukça tehlikeli olabilir.
Kaçkar Dağları eteklerinde kurulu yaylalardan olan Yukarı Kavron Yaylası 2267 m, Aşağı Kavron Yaylası da 1953 m rakımda yer alır. İki yayla arasında yaklaşık 1,5 km mesafe bulunmaktadır. Yeme-içme ve konaklama imkânı bulunan yaylanın yaz aylarında turizm potansiyeli oldukça yüksektir. Kaçkarlara yapılacak yürüyüş ve tırmanışların son çıkış noktası olma özelliğindedir. Aynı zamanda Kaçkar bölgesi göllerine yapılan yürüyüşlerin de en çok kullanılan başlangıç noktasıdır.
Ayder Yaylası
Rize’de gezilecek yerlerin ba??nda gelen bu yayla 1300 metrelik bir rakıma sahip.
Rize’deki Çamlıhemşin ilçesi sınırları içerisinde kalan yayla merkezden 20 kilometre kadar daha güneyde konumlanıyor.
Sırtını yasladığı Kaçkar Dağları’nın heybetli manzarası eşliğinde Ayder Yaylası’na gelerek kaplıcaya girebilir, ormanda doğa yürüyüşü yapabilir ve şelalelerin verdiği serinliğe kendinizi bırakabilirsiniz.
Yaylada yılın 12 ayı boyunca konaklama imkanı bulunuyor. İsterseniz ahşap bungalov evlerde, kendi çadırınızda, isterseniz de yerel halkın işlettiği küçük pansiyonlarda kalabilirsiniz. Yılın her dönemi turizme açık olmasının yanı sıra özellikle bahar aylarında kalabalık turist kafilelerinin yaylaya akın ettiğini görebilirsiniz.
Elevit Yaylası
Yaylaya, Çat’tan yaklaşık 3 saatlik yürüyüş ile ulaşabileceğiniz gibi araba yolundan yada bisikletle de ulaşılabilir. Çat’a uzaklığı 7 km dir.
Çamlıhemşin ilçesinde 1884 m rakımda bulunur. Yayla daha çok gurbetçiler tarafından yaz aylarında ziyaret edilmektedir. Konaklama imkanı bulunan yaylanın geleneksel yayla evleri de ilgi çekicidir. Elevit yaylası horonları ile ünlü olması nedeniyle Ağustos aylarında yapılan şenlikleri ile de dikkat çeker. Başta yaban keçisi olmak üzere Karadeniz\’e özgü diğer yabani hayvanlar da bulunur.
Gito Yaylası
Gito Yaylası, Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı Çat vadisinde bulunan yaylalardan biridir. 2070 metre yüksekliğe sahip. Gito yaylasına gitmek için öncelikle Rize Çamlıhemşin’e gelmeniz gerekiyor.
Çamlıhemşin’den Gito yaylasına kendi aracınızla gidebilirsiniz ama aracınızın zorlu, taşlı yollarda sizi yarı yolda bırakmayacağından emin olmalısınız. Tırmanışa uygun yüksek bir aracınız olmalı. Böyle bir araçla yola çıkmadıysanız Gito yaylasına ulaşmak için birkaç seçeneğiniz var; Gito Yaylasına toplu taşıma bulunmuyor ama araziye uygun araç kiralayabilirsiniz; otostop çekerek yaylaya çıkan köylülerden ya da diğer gezginlerden yardım isteyebilirsiniz ya da buraya yapılan turlara katılabilirsiniz.
Gito Yaylası, son yıllarda gezginler tarafından keşfedilmiş, görmeye gelenlere can alıcı manzaralar sunan Rize’nin el değmemiş muhteşem bir yaylasıdır. Engebeli ve dik yoluna rağmen doğa tatili arayanların, nefes kesici bulut denizini görmek isteyenlerin, kamp yapmak isteyenlerin uğrak noktası olma yolunda ilerliyor.
Kapılı Göller
Verçenik Dağı’nın hemen yanı başında yer alan Kapılı Göller, 3000 metre yükseklikte bulunan bir dizi gölden oluşuyor. Çamlıhemşin Çat Köyü üzerinden, Verçenik Yaylası’na kadar önce muhteşem ormanlarla örülü derin Karadeniz vadilerini takip eden yoldan ulaşabiliyorsunuz. Başköy civarında daha önce hiç karşılaşmadığınız çiçek türleriyle süslü, büyük çayırlara çıkarak yaylada son buluyor bu yol. Buradan 2 saatlik bir yürüyüşle ulaşıyorsunuz muhteşem güzellikteki Kapılı Göller’e.
Kapılı Göller’e çıkmak için en ideal aylar temmuz ve ağustos ayları. Verçenik Dağı’nın eteklerinde yer alan bu göller, ürkütücü kuyu kulesi gibi duruyor ilk bakışta. Su inanılmaz derecede soğuk. Ama yine de böyle bir ortamda yüzme fırsatı ele geçirmişken geri tepmeyin deriz. Kısa süreliğine de olsa bir dalıp çıkmanız tavsiyemiz..
Badara Yaylası
Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde Kaçkar Dağları’nın eteğindeki minik gölü, doğal güzelliği ve eski tip evleriyle ünlü Badara Yaylası, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oluyor. Yaylaya gelen ziyaretçiler doğa yürüyüşü yaparak, temiz havanın keyfini sürüyor. Yaylacılar ise doğal güzelliğiyle öne çıkan yaylayı gözü gibi korumaya çalışıyor.
Minik gölü ve vadilerine çöken sis, yemyeşil bitki örtüsü ve muhteşem manzarasıyla birçok güzelliği bünyesinde barındıran Badara Yaylası’nı ziyaret etmek isteyen turistler, öncelikle Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türkiye´nin en ihtişamlı kalesi olarak belirlenen Zilkale\’yi görüp, buradan yaklaşık yarım saatlik yolcuğun ardından Badara Yaylası’na ulaşıyor. Yaylanın ortasında yer alan gölün etrafında sıkça fotoğraf çektiren ziyaretçiler, salıncakta sallanarak da keyifli anlar yaşıyor.
Palovit Şelalesi
Kaçkar Dağları Milli Parkı içerisindeki Palovit Şelalesi, Rize’nin debisi en yüksek şelalelerinden biridir. Gür bir orman içindeki bu ünlü şelale, yaklaşık 15 metre yükseklikten köpük köpük çağıldıyor dere yatağına doğru. Palovit, kayalık mevkideki yüksek bir noktadan seyredilebiliyor ancak.
Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinden çıkan yol önce tarihi Çinçiva (Şenyuva) taş kemer köprüsüne, ardından da Zilkale’ye ulaşıyor. Vadiyi yüzyıllardır kontrol eden ve geçtiğimiz yıllarda restore edilen tarihi kaleden sonra, parke taş döşeli güzergâh bir köprüden karşı yakaya geçerek çeşme başına kadar uzanıyor. Çamlıhemşin Çat yolunun 19. kilometresindeki çeşmeden sola ayrılan dört kilometrelik yol, sizi Palovit Şelalesi’ne kadar götürüyor. Son derece bakir bir alanda bulunan bu doğa harikası, güçlü yatağına karşın büyük bir gölet oluşturamıyor. Palovit Deresi’nin önlenemez suları, şelale yaptıktan sonra cadı kazanları yaratarak akıyor. Meşederesi’yle birleşerek daha da güçlenen kar suları, Şenköy (Amukta) Köprüsü yakınlarında Fırtına Deresi’ne katılıyor. Palovit Şelalesi yolunda bir kamp ve mesire alanı da bulunmaktadır.
Huser Yaylası
Ardeşen ilçesinden ayrılıp artık Kaçkar dağlarına doğru iç kısımlara, fırtına deresi boyunca yaklaşık 40 kilometre gidiyorsunuz. Bu sırada dere üzerindeki asma ve taş köprüler size eşlik ediyor. Gittiğiniz mevsime göre doğayı tasvir etmek gerek elbette, ziyaretiniz yaz başlarında ise sarı, mor komar çiçekleri çoktan açmış; yemyeşil ağaçların içerisin de ahenkli bir şekilde bizlere göz kırpıyor olur. Herkes bilir elbet Karadeniz bir sevdadır, henüz söylenmemiş bir şarkı. Çamlıhemşin’e geldikten sonra yol artık iki cennette açılıyor. Bir taraf Çat vadisi bir taraf Ayder vadisi her yol huzura çıkıyor. Yolun sol tarafını takip ederek önce Ayder yaylasına varıp bir ufak mola veriyoruz. Ardından Ayder yaylasının üst kısmında sola dönen bir yoldan devam ediyoruz yol üzerinde zaten tabelalar mevcut zorlu ve stabillize bir yola hazırlıklı olur aracınız alttı yüksek ve dört çeker olması gerekmektedir. Bu virajlı yolu takip ederek 8 kilometre kadar gittikten sonra önce bizi Avusor yaylası karşılıyor ve ihtişamlı Altıparmak dağları daha önce size bu yayla ile tanıştırmıştık. Avusor yaylasının o deli deresini seyredip biraz soluklandıktan sonra artık zorlu uçurumlu yolları aşıp Huser Yaylası’na varma vakti.
Huser yaylası Rize’nin en yüksek yerlerinden birisidir. Bu yaylaya çıktıktan sonra bulutlara da dokunabilirsiniz. Huser yaylası turizm açısından pek gelişmemiş bir yayla olmasına rağmen sürekli olarak yenilenen ve turizm açısından geliştirilen bir yayladır. Huser yaylası içerisinde toplam 3 tane kafe bulunmaktadır. Bu işletme sahipleri yaylaya gelen yerli turistlerin tüm ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaktadır.
Günü birlik yürüyüş ile birlikte Ayder yaylasında bulunan Butik otelin yolu ile buraya ulaşım sağlanmaktadır. Özellikle Ayder’e gelen yabancı turistler Huser yaylasına ulaşmak için erken vakitlerde buraya gelerek yürüyüş yapmaktadırlar. Oldukça yüksek bir konumda bulunduğundan ötürü bu yaylada bulutlara dokunma şansına da sahipsiniz. Huser yaylası içerisinde yer alan patika yollar vardır. Bu patika yollar oldukça uzundur.